<data:blog.title/>

<data:blog.pageName/>-<data:blog.title/>









"BALIK GİBİ KISMETİN VAR"

Yazar: Yorum
 Bu sözü duymayan yoktur, değil mi :) 
Kahve bahane gönül sohbet ister, e arkadan da fincana şöyle bir bakmadan olmaz. Birbirimize iyi gelecek birkaç cümle söylenir, gülüşülür. Beş dakika sonra hiçbir şey hatırlanmasa da moraller yükselmiştir, yüzler güzel beklentilerle gülümsemektedir. İşte terapinin en güzeli, üstelik bedava :)
Balık kısmetse, ben de balık yapayım mutfağıma asayım, dedim. Çünkü dua, dilek, enerji...nasıl adlandırırsanız, ne çağırırsak o gelir.

Aklıma gelmişken, dualarınızda tam olarak ne istiyorsanız, gözünüzün önüne getirerek onu isteyin. Az isteyeyim de olsun hatasına da düşmeyin, Allah'ın gücü herşeye yeter. Dikkat ediyorum, topluca yapılan dualarda hep istemediklerimiz sıralanıyor: " Allah'ım sen bizi hastalıklardan koru, kaza-bela verme, yatırıp kapılara baktırma, düşmanlarımıza fırsat verme, kabir azabı verme, fakirliğe düşürme, kimselere muhtaç etme..." gibi. Tamam bunlar istemediklerimiz, ama gerçekte ne istiyoruz? İstemediklerimizi ağzımıza almamız, telaffuz etmemiz bile aslında onlara davetiye çıkarmak gibi.

Diyelim ki bir çorbacıya girdiniz ve garson siparişinizi almak üzere geldi. "Ezogelin verme, işkembe verme, domates verme, yayla verme..." diye sıralamaya başlasak, garson "Kardeşim, ne istiyorsan onu söyle." diye sinirlenmez mi? O yüzden doğrudan " Mercimek çorbası istiyorum." demekte fayda var.



Kısmetiniz çok, bereketiniz bol olsun !
Sonraki Kayıt Önceki Kayıt Ana Sayfa

0 yorum: